MEHMET TUĞRUL'DAN VAHAP SEÇER'E MEKTUP VAR

Geçtiğimiz günlerde Mersin Büyükşehir Belediyesi personelinden Anamur ilçesinde çalışan kişilerin işten çıkarılması ile ilgili olarak Anamur Belediye Başkan yardımcısı Mehmet TIUĞRUL kendi sosyal medya hesabından Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap SEÇER' e seslendi. Tuğrul'un açıklamaları eynen şu şekilde:

Sayın Başkan,
Bu mektup CHP’li dostlarımı kızdıracaktır ama, doğru söylenmelidir. CHP seçmeni dışında HDP ve İYİ Partili seçmenlerinde oyu ile seçildiğiniz için seçmenlerinizden 2500 kişiyi işe almayı planladığınızı biliyorum. Bunu işten, işçi atarak yapacağınızı bilmiyordum. Sadece belirlediğiniz 65 kişiyi Anamur’dan kademeli olarak atacağınız da doğrulandı. Anlaşılıyor ki; sonunda İYİ Partilililer’den de atılan olacakmış.
Sayın Başkan, Anamur küçük yer, birinin bir yeri ağrısa birilerinin yüreği sızlar. Asgari ücretle işçi kadrosunda çalışan altı işçiyi performans düşüklüğü bahanesi ile işten attınız.
Sayın Başkan,” MHP Anamur eski yönetim kurulu üyesi “ Su Mühendisi Ümit Su mu düşük performanslı ?
Sayın Başkan, “MHP İl disiplin kurulu üyesi” ağır ameliyatlı, kalp hastası Mustafa Taşkın mı düşük performanslı?
Sayın Başkan, eski “Anamur Ülkü Ocakları Başkanı” eğitimci, Erkan Özateş mi düşük performanslı?
Sayın Başkan, eski “Anamur Ülkü Ocakları Yöneticisi” Ümit Arı mı düşük performanslı?
Sayın Başkan, “Anamur Ülkü Ocakları mensubu” yüksek gerilim sertifakalı, elektrik teknikeri Mustafa Sarı’nın mı performansı düşük?
Sayın Başkan, gariban ülkücü güvenlik görevlisi Muhammet Demir mi düşük performanslı.
Atılanların hepsi niye “MHP” li işbirlikçi personel ile birlikte, parti kararı ile işçilerin atıldığı doğru mu?
İşsiz seçmenleriniz çok mu sıkıştırıyor?
Açtığınız sözde soruşturma ile bütün Türkiye’de CHP ‘li Belediyeler’in verilen cevaplara aynı yazı ile “savunmanızdaki delillerin somut görülmediği, gerekçesiz, mesnetsiz ve gerçek duruma aykırı” olduğunu belirtmişsiniz. İşten atmak için somut deliliniz MHP’li olmaları mı?
CHP Genel Merkezi avukatları, CHP’li Belediyeler’de işten atmak için öyle bir madde bulmuşlar ki (696KHK-KOD22) den bu madde işi yavaşlatma, provakatörlük, hırsızlık, yüz kızartıcı diğer suçlar, teröristlik şüphesi olabilecek suçları kapsadığı için, “İş-Kur”un işsizlik maaşı vermesini de engellemişsiniz. Bu ne vicdansızlık, bu ne kin?
Sayın Başkan, ülkeler arasında bile dostluklar, düşmanlıklar karşılıklıdır .Misilleme ve kısas esastır. Gayeniz kan davası ve ülkenin gerilmesine katkı sunmak mı? Hizmet noktasında kendinizi ispat etmeden bu ne hız? Katrilyonun üstündeki bütçenizi kullanın, personel alın. 2 Bin lira maaşlı personeli sürgün, baskı, işten atma ile niye uğraşıyorsunuz?
Ben, bunu şimdiye kadar saklanan kinin dışa vurumu olarak görüyorum. Vicdanla hesaplaşmak, mahkemede hesaplaşmaktan daha zor olacak. İşten attığınız personellerden biri, ailesine belli etmeden evinin önün de ağlıyordu. Sonradan öğrendim ki; eşinin istediği basit bir şeyi alamamış…
Sayın Başkan, gerginlikten nemalanan bir anlayışın mümessili oldunuz. Eliniz rahat olsa bütün personeli atacağınızı biliyorum. Ülkücü’leri kullanarak İlah edindiği nefsini tatmin eden zevatla sizi inandığım Allah’a havale ediyorum. Bekliyoruz mutlaka Allah’ında bir hesabı vardır.